Monday, May 29, 2006

Yogurt ve Faydalari

Merhaba
Herkes biliyor gerci yogurdun faydalarini ama ben yeniden hatirlatmak istedim.
Beni goren ve taniyanlar cildimin duzgunlugunden bahsederler, tesekkur ederim.
Bunu yogurda borcluyum ben, rahmetli anneannemden ogrendim, hergun yatmadan
bir kase yogurt yiyip yatarim. Bu benim rahat uyumami da sagliyor.
Yogurt vucudumuz icin cok gerekli. Daha once sut icin ve icirin diye yazmistim.
Simdi de yogurt yiyin, yedirin diyorum. Yogurdumu herzaman kendim mayaliyorum.
Dun yine mayaladim, resimledim, sizlerle paylasmak istedim.
Faydalarini siralamak istersek kisaca:
Yoğurt, sabahtan akşama kadar günün her saatinde yenebilecek harika bir gıdadır.Yoğurt daima suyuyla birlikte yenmelidir.Süzme yoğurtta "B" vitamini kalmaz.Çünkü,vitaminler hep yoğurdun suyundadır. Şeker hastaları için yararlı bir besindir. Şeker hastalarına verilecek yoğurt, ekşimiş olmamalı ve kaymağı alınmış olmalıdır. Sabahleyin kahvaltıdan sonra yenen yoğurt,sindirimi kolaylaştırıp ,bağırsakların çalışmasına yardım eder.Her yaşta hemen hemen herkes için uygundur.Ancak,midesi çok duyarlı olanlara,onikiparmak bağırsağı ülseri olanlara dokunur.Yoğurt, hastalar ve zayıf bünyeler için sütten daha besleyici sindirimi kolay bir gıdadır.Aynı zamanda bağırsaklarda bulunan tehlikeli ve zararlı mikropların(Amiplerin) çoğalmalarına ve hatta yaşamalarına engel olan bir besindir.Bu sebepten tifo ve ishal zamanlarında yoğurt âdeta bir ilaç gibi tavsiye edilmektedir.
Tüberkülozlu hastalar üzerinde de antibiyotik etki gösterir. Yoğurt aynı zamanda bulaşıcı hastalıkların tedavisinde de oldukça öneme sahiptir.Çocukların bulaşıcı karaciğer iltihâbı (hepatit) hastalıklarının dietik tedavilerinde kullanılır. Ayrıca,yüze ve boyna sürülürse cildi canlandırır.Yirmi dakika kalsın cildinizde, sonra da gülsuyuyla siliverin.Rahat bir uyku için de yoğurt yiyebilirsiniz.
Yaz geldi, yogurt yiyemiyorsaniz bol bol ayran icin :))
Saglicakla kalin.
Veda

Monday, May 22, 2006

Ne Mutlu TURKUM Diyene!!!!

Sevgili Biyonik'in cagrisina katilarak bende Turkiye Cumhuriyeti ve Laiklik konusunda paylasimda bulunmak istedim.

Ataturk'un en buyuk eseri Turkiye Cumhuriyeti. Bu yeni ve cagdas devleti kuran buyuk onder, Turk vataninin ve devletinin bagimsizligina, Turk ulusunun ozgurlugune dayali bu genc devletin kurulmasi savasimlarini verdikten sonra, "ilelebed payidar olacagini", sonsuza dek yasayacagina inandigi cumhuriyeti gelecegin genc kusaklarina emanet etmistir.
Cumhuriyet adini verdigi yeni devletin cagdas demokratik yonetim temeline oturan toplum yapisini da cagdas dunya gorusune gore olusturmustur. Bu yapiyi olusturan cagdas dunya gorusu olan Turk devriminin korunmasi da bu kusaklarin gorevidir.
Ataturk'un "Turk Devrimi" dedigi toplumsal degisme ve olusmanin degismez ilkeleri, onun olumunden sonra "Ataturk Ilkeleri" deyimiyle yeni Turkiye'nin yasama felsefesinin ana kaynagi olmustur.
Ataturk ilkeleri, Turk devriminin dayandigi temel dusunce ve inanclarin ozudur. Devrimler, yeni Turkiye'nin ruhu, ilkeler de bu ruhu yasatan gucun kaynagidir. Turk ulusunun cagdaslasmasinin durmadan gelisip surecegi inancini ozetleyen Ataturk Ilkeleri, sonsuzluga akip giden ulus varliginin sonsuz dinamizmidir.
Laiklik , genis anlamiyla cagdaslasmanin dogal bir sonucudur. Din, bireylerin diledigi inanci tasimasidir. Nasil bireyleri belli bir inanca zorlamak insan haklarina aykiri ise, devleti de belli bir inancin buyrugu altina sokmak cagdas devlet anlayisina aykiridir.
Devlet yonetiminin dinsel kural ve kurumlardan ayrilmasi, cagdas Turk toplumunun yuzyillardir bekledigi bir devrim atilimidir. Yalnizca, basimevinin ulkeye girmesine engel olup uc yuz yil geciktiren dinsel otoritenin, Turk ulusunun cagdisi kalisindaki olumsuz etkisi bile, din ile devlet islerinin ayrilmasi icin yeter ve gerek bir kosuldur.

Ataturk ilkelerimden, Laiklikten asla vazgecmeyecegime and icerim.

Ne Mutlu TURKUM diyene...
Veda.

Sunday, May 21, 2006

Yeniden sizlerleyim :)))

Merhabalar
Hepinizi cok ozledim, nisan 2 de kisa bir ara diye yazmistim sizlere, yaklasik 50 gun
olmus farkinda olmadan, ama inanin oyle bir yogundum ki, hep aklimdasiniz
ama bloguma oturup birseyler yazamadim.
Nisanin 5 inde resimde gordugunuz ucak bizi canim ulkeme getirdi. Ucagin penceresinden
yakaladim bu goruntuyu, bugun bloguma koymak istedim. Beni sevenlerime kavusturdu.
Gelince bir rahatsizlik donemi gecirdim, ameliyat oncesi ve sonrasi derken iyilesir
iyilesmez kendimi Izmir'e attim. Ailemle ozlem giderdim. Orada nete girme sansim olmadi.
Netcafeler duman icinde, bana uygun mekanlar degil ne yazik ki.
3 haftalik Izmir tatilimden sonra su an evimizdeyiz, Turkiye'de olmak ne guzel bir duygu
benim icin.
Her animdan keyf almaya calisiyorum. Bu arada biraz kiloda verdim, heryere yuruyerek
gitmenin mutlulugunu yasiyorum, zaten bu trafikde sanirim bir sure daha araba kullanamam :))
Araba kullananlarin gozu kara burada...
Ben yokken yorum birakip merak eden dostlara cok tesekkur ediyorum, hepinizi cok ama cok
ozledim.
Yeniden sizlerle olacagim, bundan emin olabilirsiniz.
Kucakliyorum hepinizi yeniden.
Sevgilerimle.
Veda